Milyonlarca kadının başına gelen kuaför faciası bana da oldu... Elimde resim, koltukta ben; kalktığımda ise ne resim saçıma benziyordu ne de ben bana...
Sakinleşmeden ısmarladığım yemeğin bambaşka çıkması üzerine 7/11 ile birbirimize girdik.
Hiç sakinleşemedim. Durulmak için kulağıma taktığım tango şarkılarının ardından başka birinin masasından gelen teknoyu duyuyorum. (sakin ol bilge, sakin ol bilge, sakin ol bilge)...
7 yorum:
geçmiş olsun mu :)
sorma... geçti ama bambaşka bir bilge oldum.. neyse ki bugün yeniden bıçak altına (bu şartlarda bıçak kuaförün tarağı oluyor) altına yatacağım. ama yaptığım akıl danışmalarında her kadının hayatında en az bir kez istemediği renkle dolaşmak zorunda kaldığını öğrenmiş oldum. içime su serpildi:))
Bu arada düzelttim saçımı. Yine esmerim, ama arada ışıklar var: erkekler için açayım: yani açık renkte boyalar var... Bu kuaför dili de komik oluyor değil mi.. Ufukta ışık görüyor musun? Hayır ama saçlarında evet..hehehehe
CAnım ya nedir bu şansızlık üniversiteden beridir peşinde senin::)))Dolmuş faciasını hatırlatırım :))Ama allahtan gülüp geçmeyi becerirsin sen..
dolmuş faciası neydi kiz? hani şu ümmühan adlı hayatımızda hiç görmediğimiz kizdan kitap aldığımız gece mi dediğin??::)))
Aynen o gecedir güzelim...Dolmuş muavini beni alıp seni almamıştı ya minibüse.Ve tabi ben de inmiştim o dakka,bırakır mıyım seni???::))
her halinizle güsel olduğunuza kendimi bildidim kadar inanıyorum;)
Yorum Gönder