31.1.12

Etli ekşili acılı dolma, tepside kar keyfi ve bembeyaz İstanbul









Kar İstanbul'a çok yakışıyor değil mi? Yani biz karın beyazlığını 40 yılda bir gördüğümüz için acayip bir neşelenme durumu söz konusu. Bakakalırım giden karın ardından yani...
Ben de dün akşamımı evde camdan dışarıyı seyrederek ve de ekşili etli dolma yaparak geçirdim. İşe yakın olmanın güzel bir avantajıydı sanırı, buradakiler evlerine 4 saatte varırken benimkisi 40 dakikayı bile bulmadı:)) Biraz nispetten bir şey olmaz değil mi?
Boğazkesen'deki kasabımdan yağlı tek çekilmiş kıymamı aldım. arabamı kapalı otoparka sağsalim bıraktım. eve girdiğim gibi kendimi mutfağa attım. önce kuru patlıcanlar ve yapraklar suyla ateşe konuldu. sonra bulgur ile pirince sıcak su eklendi. soğanlar kıyıldı, nar ekşisi, kimyon, bol acı ekledkten sonra hepsini kıymayla birleştirdim. yoğurdum yoğurdum. bu arada cüneyt özdemir'in programında balıkçılar birbirine girmişti. çok komiklerdi.
neyse patlıcanların içini doldurdum. geri kalanları da yaprak sarmanın içine güzelce yerleştirip kapattım. düdüklünün dibine önce dolmaları, üzerine de yaprakları koyup ateşin üzerine koydum. Yanına da köy tarhanası kaynattım. Ayıptır söylemesi tarhana belki basit bir yemek, ama dolmam süper olmuş!!!
Sofraya tek otursam da yemek yapmanın benim için bir tutku, mutluluk, keyif olduğunu söylemeliyim. İnsan kendisi için de güzel şeyler yapabilmeli bence. Bunun keyfini sürmek ne güzel...
Neyse sonra dışardakilerin çığlıkları geldi. Çukurcuma'dan Cihangir'e çıkan dimdik bir yokuş var: Taktak Yokuşu. Orası tamamen kardan kapanmıştı. Çoluk çocuk bütün mahalleli de tepsiler, poşetlerle aşağı kayıyordu. Sonra baktım bizim Çukurcuma Caddesi de tamamen kapanmış. Taksiler bilmeden girince, geri çıkmak için epeyce uğraştılar. hayır düşseler antikacıların bahçesine düşecekler. Bir daha da çıkmaları neredeyse imkansız. İmdatlarına da çöpçüler yetişti. Şöyle bir görüntü: üç çöpçü bir taksinin ön kaportasına yapışmış, şoför geri vitese takmış. ağırlık yaparak geri geri çıkmaya çalışıyor. Tam 15 dakika sürdü çektiği pati. Ama yine de izlemek çok keyifliydi...
Sabah da robot gibi üst üste giyinip önce Tophane'ye ardından da Kabataş'a kadar yürüdüm. Öyle güzeldi ki manzaram. Sağ tarafımda nargilecilerin bembeyaz bahçesi, sonra iskele, solumda ise tarihi binalar... Beyoğlu'nda oturmak çok güzelmiş. Hele de kar yağınca tadına doyum olmuyor. Darısı şehir merkezinden teeeee uzaklarda yaşayanlara diyorum...

6 yorum:

SELEN dedi ki...

Fotoğraflar çok güzel.....Tam da tatilde o leziz dolmalarından( etsiz tabi) yerim belki diyerek İstanbul'a gelmeye niyetlenmişken , bu kar canımı sıktı yani:)Başka bi zamana kaldı artık:( Ama Beyoğlu her mevsim güzeldir, dolma da her zaman yapılır değil mi dostum?

Bilge dedi ki...

Aaa senin için her zaman yaparım. hem havalar biraz daha güzelleşsin ben sana zeytinyağlısını yaparım daha güzel:))
haftaya gidecekmiş kar. sen şöyle bir mart başı gibi kaçsan ne güzel olur değil mi? belki ben arada bir edirne daha yaparım belli mi olur;)

esmea dedi ki...

aa inanmıyorum ben bu arka bahce manzarasını biliyorum, ben de acili ve eksili dolma yapardim kuru patlicana, ve de evde her zaman ev tarhanası olur egeden :)

Bilge dedi ki...

Sevgili esmea, tanıdık mı geldi manzara? Egeli misin yoksa? Neresinden?

Adsız dedi ki...

Akhisarliyim ben -Manisa-
15 yasima kadar, ailem haala orda.

Ben de o apartmanda yasadim, Lizbondayim bir suredir, yakinda Istanbula donucem, umarim cukurcuma'da yasarim yine, sen tadini cikar simdi :)

Bilge dedi ki...

Sevgili adsız, tamam çıkarıyorum... Söz...